İçindekiler:
- Hormonal dengesizlik belirtisi
- 1. Düzensiz adet döngüsü
- 2. Uyku bozuklukları yaşamak
- 3. Kronik sivilce
- 3. Kolayca yorulmak
- 4. Ruh hali hızla dalgalanıyor
- 5. İştahta ve kilo alımında değişiklikler
- 6. Baş ağrısı
- 7. Kuru vajina
- 8. Azalan cinsel dürtü
- 9. Memedeki değişiklikler
Hormonlar, vücudun her işlevinde önemli bir rol oynayan vücuttaki bir biyokimyasallar grubudur, bu nedenle seviyelerin dengede tutulması gerekir. Hormonal dengesizlikler, sağlıksız yaşam tarzları ve yeme alışkanlıkları nedeniyle ortaya çıkar. Basit görünse de, hormonal dengesizlik sağlığınız için zararlı olabilir. Vücuttaki dengesiz hormon seviyelerinin belirtileri nelerdir?
Hormonal dengesizlik belirtisi
1. Düzensiz adet döngüsü
Bir kadının adet görmesi arasındaki mesafe, ilk aydan sonraki aya kadar 21 ila 35 gün sürer. Her ay aynı döngünüz yoksa veya menopoza girmemiş olmanıza rağmen ayların sayımına geç kalıyorsanız, hormonal dengesizlik yaşıyor olabilirsiniz.
Bu durum, vücudunuzda aşırı veya çok az düzeyde östrojen veya progesteron gibi hormon bulunduğundan ortaya çıkabilir. 40 ila 50 yaş arasındaysanız, bunun nedeni menopoz semptomları olabilir.
Düzensiz adet döngüleri, polikistik over sendromu (PCOS) gibi sağlık sorunlarının bir belirtisi olabilir. Hamile olmadığınız halde birkaç aya kadar düzensiz adet döngüsü yaşarsanız, bunu doktorunuza danışmalısınız.
2. Uyku bozuklukları yaşamak
Yumurtalıklarınız tarafından salgılanan bir hormon olan progesteron, uyku halini yakalayabilmelidir. Bu hormonun seviyesi normalden düşükse uyumakta zorluk çekersiniz. Yüksek östrojen seviyeleri de onu tetikleyebilir sıcak basması ve gece terlemeleri. Bu rahatsızlık uyanmanıza ve tekrar uyumakta zorlanmanıza neden olabilir.
3. Kronik sivilce
Adet öncesi sivilceli yüz normaldir. Nedeni, o sırada vücutta hormonal değişiklikler olmasıydı. Bununla birlikte, gitmeyen kronik sivilceniz varsa, bu hormonal dengesizlik yaşadığınızın bir işareti olabilir.
Aşırı androjen seviyeleri (hem erkeklerin hem de kadınların sahip olduğu hormonlar) yağ bezlerinizin aşırı çalışmasına neden olabilir. Androjenler ayrıca saç köklerinizin içindeki ve etrafındaki cilt hücrelerini de etkiler. Bunların her ikisi de gözenekleri tıkayabilir ve sivilceye neden olabilir.
3. Kolayca yorulmak
Hormonal dengesizliğin en yaygın belirtilerinden biri çabuk yorulmaktır. Fazla progesteron sizi uykulu hale getirebilir. Ayrıca, tiroid beziniz yetersiz tiroid hormonu üretiyorsa, bu enerji seviyenizi düşürebilir. Vücuttaki tiroid düzeyini öğrenmek için kan testi yapabilirsiniz.
4. Ruh hali hızla dalgalanıyor
Hormonal değişiklikler, ruh halinizin hızla değişmesine neden olabilir. Östrojen hormonu, beyindeki serotonin, dopamin ve norepinefrin gibi önemli kimyasalları etkileyebilir. Bu sizi mutlu edebilir, ancak bir saat sonra önemsiz bir şey yüzünden üzülebilir veya kızabilirsiniz.
5. İştahta ve kilo alımında değişiklikler
Kötü bir ruh halindeyken östrojen seviyeniz azalır, bu nedenle daha fazla yemek yeme eğiliminiz olur. Bu aynı zamanda vücuttaki hormon seviyelerinin vücut ağırlığının artmasında rol oynamasına neden olur. Östrojen seviyeleri, gıda alımını düzenlemeye yardımcı olan bir hormon olan leptin hormonunun seviyesini de etkileyebilir.
6. Baş ağrısı
Pek çok şey baş ağrısını tetikleyebilir, bunlardan biri vücuttaki hormon seviyelerindeki dengesizliktir. Özellikle kadınlar için östrojen seviyeleri bu durumda çok etkilidir. Menstrüasyon sırasında sık sık baş ağrısı hissetmenizin nedeni de budur.
Adet sırasında vücuttaki östrojen seviyeleri azalacaktır. Aynı döngüde olan baş ağrıları, hormon seviyelerinizin değiştiğinin bir işareti olabilir.
7. Kuru vajina
Genellikle vajinanızın yüzeyi ıslak kalır ve özellikle doğurgan döneminizde. Ancak aniden vajinanızın sık sık kuru olduğunu fark ederseniz, bunun nedeni düşük östrojen hormonu seviyeleri olabilir. Bu hormon vajinal dokunun nemli ve rahat kalmasına yardımcı olur. Bu hormon düşerse, etkilerinden biri vajinal sıvıyı azaltmaktır.
8. Azalan cinsel dürtü
Testosteron hormonu cinsel dürtü seviyenizi etkileyebilir. Bu hem erkeklerin hem de kadınların başına gelir çünkü kadınlar da testosteron hormonu üretir. Düşük testosteron seviyeleri ve yüksek prolaktin, cinsel olarak aktif olma arzusunu azaltabilir.
Bir çalışma, vücutta yüksek prolaktin seviyelerine sahip erkeklerin yaklaşık üçte ikisinin cinsiyete olan ilgisini kaybettiğini ve ayrıca erektil disfonksiyon yaşadığını bildirmektedir.
9. Memedeki değişiklikler
Kadınlarda östrojendeki düşüş, göğüs dokunuzu daha az yoğun hale getirebilir. Tersine, östrojen hormonundaki bir artış bu dokuları sıkılaştırabilir, hatta yumrulara veya kistlere neden olabilir. Göğüslerinizin dokusunda değişiklikler yaşıyorsanız, hormonal bir dengesizlik yaşıyor olabilirsiniz. Göğüs değişiklikleri yaşarsanız doktorunuzla konuşun.
Bu durum sadece kadınlarda değil erkeklerde de ortaya çıkmaktadır. Erkekler testosteron ve östrojen hormonlarını üretir. Östrojen hormonu, meme büyümesi gibi kadın özelliklerinden sorumludur. Östrojenin artmasını ve testosteronun azalmasını içeren hormonal dengesizlik, erkeklerde meme büyümesine neden olur. Bu durum aynı zamanda jinekomasti olarak da bilinir.