İçindekiler:
- Aşık olmak, hormonlardan büyük ölçüde etkilenen biyolojik bir süreçtir.
- Aşık olmak neden bu kadar aptalca?
- Aşık olmak bir hayatta kalma içgüdüsüdür
Aşık olduğunuzda, sevgilinizi düşünmeden duramazsınız. Bazen insanlar aşkları için her şeyi yapmak isterler. Bu nedenle insanlar sevginin sizi aptal ya da deli yapabileceğini söylüyor. Terim genellikle bir aşk ilişkisi ile ilişkilendirilir. Bu terim doğru mu? İşte açıklama.
Aşık olmak, hormonlardan büyük ölçüde etkilenen biyolojik bir süreçtir.
Aşık olan kişiler, aşağıdaki gibi yaygın bilişsel görevleri yerine getirmekte güçlük çekebilirler. çoklu görev ve problem çözme. Bunun nedeni, enerjilerinin çoğunu sevdikleri birini düşünerek harcamış olmalarıdır.
Aşık olduğunuzda, vücudunuzdaki hormonlar size aynı anda üç şeyi yaşatır, yani öfori (ezici mutluluk), tehdit edilme ve bitkinlik. Pisa Üniversitesi'nden araştırma ekibi, bir ilişkinin ilk aşamalarında, adrenalin, dopamin, oksitosin, norepinefrin ve feniletilamin (PEA - doğal amfetamin) sinir ileticilerinin aktivitesinin karıştığını ve her birine iki kişi çekildiğinde arttığını buldu. diğer. Sonuç olarak, beynin duyguları düzenleyen kısmı bunalır.
Eşsiz bir şekilde, bu coşkulu aşamada, serotonin hormonundan aldığınız rahatlatıcı etki azalacak, yerini partnerinize takıntıya bırakacak ve sürekli olarak. Bu PEA aynı zamanda, nefesinizi kesene, titreyene kadar kalbinizin çarpmasına neden olan ve sevgilinizle birleşmek için çok, çok fazla arzu var.
Aşık olmak neden bu kadar aptalca?
Araştırmalar, insanların aşık olmasının neden mantıksız davranabileceğinin (sağduyunun ötesinde) veya aptalca çıkabileceğinin nedenlerini ortaya koyuyor. Bu araştırma, bir MRI taraması (Manyetik Rezonans Görüntüleme). Araştırmacılar daha sonra meydana gelen kimyasal değişiklikleri haritalandırdı ve beynin aktif kısmının, birileri romantik bir şekilde sarhoş olduğu günler boyunca çalışmayı bıraktığını gözlemlediler. Bundan da öte, araştırmacılar ayrıca neden hepsinin aşık olan birini her zaman gergin yaptığını keşfetti.
Frontal korteks, beynin karar almaktan ve bir şeyi veya birini değerlendirmekten sorumlu olan kısmıdır. Ne yazık ki, aşık olduğunuzda, frontal korteksin aktivitesi beyin tarafından dinlendirilir. University College London'da yapılan araştırmaya göre, beynin romantik bir şekilde sarhoş olduğunuzda aktif olan birçok parçası vardır. Bununla birlikte, beynin bu geniş alanı, bazı şeyleri yargılamada önemli olsa da çalışmayı durdurur.
Araştırmacılar, frontal korteksin kapatılmasının üreme sorunlarını kolaylaştırmak gibi biyolojik amaçlarla gerçekleştiğine inanıyor. Bu yüzden aşık insanların sevgililerinin kusurlarını veya kusurlarını görmeleri zordur. Tarama beyin ayrıca çeşitli olumsuz duyguları düzenleyen alanların da çalışmadığını gösterir. Aşık olanların her zaman mutlu görünmesini sağlayan şey budur.
Aşık olmak, dopamin hormonunun da keskin bir şekilde artmasına neden olur. Dopaminin kendisi, aynı anda hem acı hem de hazzın tadını çıkaran kişinin anahtarıdır. Bu hormon, sevginin peşinde koşarken uyarılma, bağımlılık, öfori ve boyun eğmeyen özelliklerle ilişkilidir. Bu arada, artan dopamin, ruh halini ve iştahı iyileştiren bir hormon olan serotonin üretimini etkiler.
Obsesif kompulsif bozukluğu olan kişilerde yüksek serotonin seviyeleri de yaygındır. İşte bu yüzden aşk seni tedirgin ediyor ve geriyor. Çarpma ve soğuk terleme hissi ise adrenalin hormonundan kaynaklanır. Aşık olduğunuzda salınan diğer hormonlar, korktuğunuz zamanki ile aynıdır. Bu, sevginin sizi hem mutlu hem de korkutabileceği anlamına gelir.
Aşık olmak bir hayatta kalma içgüdüsüdür
Yukarıdaki açıklamadan, sevginin insan vücudu üzerinde neden bu kadar etkili olduğunu merak ediyor olabilirsiniz. Basit cevap, aşık olmanın, bu türün üreme yoluyla hayatta kalması için insan biyolojik bir içgüdüsü olduğudur.
Aşkın birini bu kadar takıntılı ve her şeyi yapmaya istekli yapmadığını hayal edin. Kimse aşık olmak, bir aile kurmak, sonra yeniden üretmek (çocuk sahibi olmak) ile uğraşmak istemez. Bu olursa, zamanla insan türünün nesli tükenebilir. Bu nedenle, insan beyni biyolojik olarak aşık olmaya ve türünün varlığını sürdürmeye hazırdır. Bu, aşkın bir süreliğine aptal olabileceği anlamına gelse bile.
Ancak aşk her zaman üremeye yol açmaz. Çoğu durumda aşk, yalnızca kişinin duygusal ihtiyaçlarını karşılamak için var olur. Diğer durumlarda, örneğin bir çocuğa ebeveyn sevgisi, çocuğun hayatta kalmasını sağlamak için sevgi esastır. Bu nedenle ebeveynler çocuklarını o kadar çok sevebilirler ki, karşılığında hiçbir şey beklemeden oğulları ve kızları için her şeyi yapmaya razı olurlar.
